Mavi rengi, güzel biçimi, yıldız dizimli yapraklarına bakmaya doyum olmayan mavikantaronun, birçok inanış ve efsaneye konu olması çok şaşırtıcı değil. Âşıklardan, idealistlere, krallardan, devlet başkanlarına kadar pek çok kişi ve hatta bazı milletler, sevdiklerinin veya ideallerinin simgesi olarak benimsemiş mavikantaronu.
Bir efsaneye göre; çocuklarıyla birlikte, Napolyon’un ordusunun askerlerinden kaçan Prusya Kraliçesi Louise, askerleri atlatmak için mavikantaronlarla kaplı bir araziye saklanır. Çocuklarını oyalayıp sessiz kalmalarını sağlamak için de onlara mavikantaronlardan taçlar yapar. Bu sayede kraliçelerinin ve onun çocuklarının hayatının kurtulmasına da vesile olan bu çiçeğe bizde de peygamberçiçeği denir.
Mavikantaronun asıl şaşırtıcı yanıysa göze görünen değil; görünmeyen taraflarıdır. İçindeki kimyasal maddeler sayesinde mavikantaron değişik amaçlı tedavilerle kullanılabilecek, oldukça faydalı bir bitkidir.
İçerdiği maddelerden bazıları anti bakteriyel özellik gösteren bu çiçeğin, göz kapağında oluşan bir tür enfeksiyon olan konjonktivitin tedavisinde dahi etkili olduğu belirlenmiş. Sarı kırmızı ve mavi kantaronun hepsinde ortak olan bazı başka tedavi özellikleri de var. Bunlar arasında en şaşırtıcı olanı da antidepresif özellik göstermeleri.
Yapılan çeşitli araştırmalar da kantaron çiçeklerinin gerçekten de hafif depresyonların giderilmesinde etkili olduğunu ortaya çıkarmış. Üstelik yapılan bazı deneylerde bu bitkiler, ağır depresyon geçiren hastalarda bile çeşitli faydalar göstermişler.
Anti depresan özelliği dışında kantaron bitkisi, iyileştirici özellikleriyle de biliniyor. Kantaronun, zeytinyağı içinde dinlendirilmesiyle elde edilen kırmızı bir sıvı halk hekimliğinde ilaç olarak sıkça kullanılıyor. Bu sıvının kas ağrılarını hafifletmekten yaraların iyileşmesini hızlandırmaya, anti enflamatuvar özellik göstermekten yanıkları iyileştirmeye kadar çeşitli özellikleri bulunuyor. Tıpkı bir merhem gibi, yaraların, yanıkların ya da ağrıyan bölgenin üzerine sürülerek uygulanan bu sıvı iyileşme sürecini hızlandırabiliyor. Kantaron bitkisinin sindirim sistemine de bazı faydaları var. Yara iyileştirici özelliği sayesinde bu bitki, ülser yüzünden oluşan mide yaralarını iyileştirebiliyor.
Ancak yapılan bazı araştırmalarda kantaron bitkisi türlerinin, östrojen hormonu düzeylerini düşürdüğü belirlenmiş. Bu yüzden uzmanlar, doğum kontrol hapı kullanan kadınların bu bitkiyi tüketmelerinin, doğum kontrol hapını etkisizleştirebileceğini düşünüyorlar.
Ayrıca oldukça faydalı olan, kantaron bitkisinin içindeki maddeler, çeşitli ilaçlarla da etkileşime girebiliyor. Eğer olabildiğince az ilaç kullanma taraftarıysanız ve bitkisel tedavileri tercih etmek niyetindeyseniz, depresyon gibi durumlarda, kantaron kullanmadan önce mutlaka bir uzmana danışın.
